İzmir Enternasyonal Fuarı’nda Gençlerle “Slow Food” Konuşuldu
92. İzmir Enternasyonal Fuarı’nda “Başka Tarım Mümkün” panelleri kapsamında “Yavaş Yemek” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirildi. Doç. Ahmet Uhri’nin düzenlediği “Slow Food ve Gençlik” etkinliğine Dr. Köy-Koop İzmir Sendika Lideri Neptün Soyer, Ömer Atilla, Galip Ener, Nedim Atilla ve sanatçı Nihat Özdal konuşmacı olarak katıldı.
İzmir Enternasyonal Fuarı kapsamında düzenlenen “Slow Food” söyleşisinde gençler sorular sordu, uzmanlar yanıtladı. İzmir Enternasyonal Fuarı’nın dünyanın en eski ve en genç fuarı olduğunu anlatan Doç. Dr. Ahmet Uhri, “92. İzmir Enternasyonal Fuarı dünyanın en genç fuarıdır. İzmir’in başarılarından biridir” dedi.
“FOÇA’DA DÜNYA GENÇLERİYLE BULUŞACAĞIZ”
Slow Food Foça Yer Pazarı temsilcisi Ömer Atilla, “Foça Slow Food olarak buradayız. Yaklaşık 10 yıldır kurduğumuz ve dünyanın en sorunsuz fuarı seçilen pazarımızın adı Yer Pazarı. Üreticilerimiz kesintisiz olarak üretmeye devam ederek ürünlerini son kullanıcıya ulaştırmaya devam etmektedir.Slow Food Türkiye çok yeni gibi görünse de 1980’li yıllarda başlayan bir harekettir.Ancak ilk birliğin kuruluşu yasal düzenlemelerin ardından gerçekleşmiştir. 2007 yılında düzenleme yapıldı. Ardından Bardacık Birliği kuruldu. Bu yıl fuarda gençlik temasıyla öne çıkıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer Başka Bir Tarım Mümkün vizyonuyla tarım ve üretici inşa edildi İzmir’in tüm ilçe ve köylerinde bu Slow Food için inanılmaz bir fırsat ve biz de yeni projelerle bu oluşumun bir parçası olmaktan çok mutluyuz.Slow Food Gençlik’i düzenlemeyi planlıyoruz Bu etkinlik bir gençlik buluşması olarak planlanıyor. Türkiye ve dünyadaki Slow Food derneklerinden gençleri Foça’da buluşturacağız. Tadım, üretim, açık mutfaklar olacak. İyi, temiz ve adil üretim sloganıyla bu etkinliğimizi gerçekleştireceğiz” dedi.
ERKEN ZEYTİNYAĞI TESCİLLİ
Slow Food’un ilk hareketinin “Başka Bir Tarım Mümkün” vizyonuyla Seferihisar’da başladığını belirten Galip Ener, “Ben Orhanlı Vadisi’nde yaşıyorum. Bu vizyonla tarımda farklı bir işleyiş modeli var. İzmir’in kendi endemik örneği” Erkence tipi zeytin işleniyor ve yüzyıllardır tarım bu şekilde devam ediyor.Bin yıllık ağaçlar hala bu bölgede yaşıyor.İnsanlar zeytinliğin sahibi değil, bir parçası olarak yaşıyor.Bu çeşitliliği üreticilerimizle buluşturduk. Slow Food ağımız.İtalya, Seferihisar, Orhanlı Vadisi, Muğla ve Aydın Menteşe’den uzmanlar getirdik.Dağları gezdiler.Burada üretilen Erkence zeytinyağı başkanlık kaydını aldı.Bu çalışmalar artık nezih, saflığı temsil eden logolu çalışmalar arasında yer alıyor. ve dünyada adil yiyecek.”
“İPEK YOLUNU BULMAK İÇİN İNCİR AĞAÇLARINI TAKİP EDİN”
Çağdaş sanat, gastronomi, edebiyat, koku, müzik ve müzecilik alanlarında disiplinler arası çalışmalar yapan ve son kitabı Meyveli Yiyecekler’i tanıtan sanatçı-yazar Nihat Özdal, “Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesinde doğdum. Halfeti, Anadolu’nun her yerinde meyvelerle yapılan yemekleriyle ön plana çıkan Halfeti’de incir ve erik meyvelerinin kavrulmasıyla ilgili pek çok tanım var.Bu yıl 7.’si düzenlenen Meyve Yemekleri Festivali Slow Food’un da desteklediği, meyve yemeklerini korumak için neler yaptığımızı anlatan bir hikaye. Bu barajla birlikte koku hafızamız kaybolmaya başladı ve adı Koku Festivali.Bir festival daha düzenlemeye başladık.Türkiye’de kendi alanında tek olan bu festivali her yıl içinde bulunduğumuz endemik bir türün açtığı dönemde düzenliyoruz. Mezopotamya Sümbülü diyoruz. Böylece hem şehrin kokusunu hem de meyve ağaçlarının kokusunu koruyoruz. Atalarımız İpek Yolu boyunca incir ağaçları dikmişler. Bulmak istiyorsanız incir ağaçlarını takip edebilirsiniz” dedi.
“İZMİR’İN DİRENİŞİ TÜRKİYE’YE YAYILIYOR”
Köy-Koop İzmir Birliği Başkanı ve Slow Food Seferihisar Teos Lideri Neptün Soyer, “Bizler birçok açıdan benzer insanlarız. Bizler iyi, temiz ve adil yemeğin tüm güzelliklerini tatmış, kırsalda yaşamayı seçmiş, kırsalda yaşamayı seçmiş insanlarız. Şehirde yaşamalarına rağmen kırsalı korumak için misyonerler gibi çalıştım.Seferihisar’da bir zeytinlikte yaşıyorum.O zeytinlik sizi günün 24 saati anlatıyor.İyi,temiz ve adil gıdaya herkesin katkıda bulunabileceğine inandık. İzmir Seferihisar’da. O dönem Seferihisar Belediye Başkanı olan ve Slow Food Derneğimizin de üyesi olan Tunç Soyer’in desteği ve inancıyla, bir şehir olup, yaşamımızı, yemeğimizi sessiz yemekle sağlamak istedik. yeni bir şey keşfedemiyorum.Seferihisar’ın 9 köyü var.9’u da sakin ve iyi, adil, saf gıda üretmeyi biliyor.Dağlarımızdaki zeytinlerimiz, ovamızdaki üzümlerimiz, incirimiz, narenciyemiz gibi pek çok şeyi sayabiliriz. Meyvelerimiz, kıyıdaki enginarlarımız, denizlerdeki balıklarımız” dedi.
BİR ŞEY, BİR KİŞİ DEĞİŞİM YARATMALIDIR
Seferihisar’ın Slow Food hareketinin çok rahat olduğu bir yer olduğunu belirten Neptün Soyer, şöyle devam etti: “Slow food aslında orta noktaya gelmek anlamına geliyor. Tıpkı bayram gibi. Tarımda ocağın ortasına gelmek çok değerli. ve çoban ateşinde işbirlikçi olmak.Ben bir yol seçtim.Yeterli,adil,saf gıdayı her yerde anlatmak ve tüm üreticileri tanımak misyonuyla Türkiye’nin her yerinde bildiklerimi paylaşmaya çalışıyorum.Geriden gelen gençler var ve bize inanın. Burada İzmir’de Gençlik temasıyla 92. kez kutlanan bu gençlik fuarında şunları söyledi: “Şunu söylemek istiyorum. Dünya döndükçe bir şey, bir kişi, her ne ise mutlaka değişim yaratır. En iyisi buna inanmak ve onu takip etmektir.”
BU ŞEHİR YAVAŞ GIDA COĞRAFYASI
Slow Food Seferihisar İzmir Bardacık Lideri Gazeteci-Yazar Nedim Atilla, “Ne güzel bir yerdeyiz. Şehrin ortasında, ne güzel bir yerde, ağaçların altında. Bütün İzmir burada sanırım ve ben” dedi. Kurucu gücün, zihniyetin Kültürpark’ın kurucusuyla aynı olduğunu düşünün, bakın herkes Kültürpark’ta, etrafınıza bakın, eserlerini getirmiş üreticiler var, gerçek yiyecek arıyorsanız burada bulacaksınız. Çünkü sevgili Tunç Soyer ve Neptün Soyer Slow Food mantığını bu şehrin her yerine yansıtmaya çalışıyorlar.Bu şehir tam bir Slow Food coğrafyası.Dünyanın en güçlü organizasyonlarından biri Slow Food.Bir milyondan fazla gönüllüsü var. Slow Food, diğer sivil toplum kuruluşlarından farklı olarak geleceği de düşünüyor. 2021 yılında İtalya’da düzenlenen Terra Madre. ‘Gelecek için Savunma’nın ana teması ‘Geleceği Savun. Geleceği savunmak, tüm başarı buraya geçer.’ Gençlerimiz ve torunlarımız için iyi, temiz, adil gıdayı savunmamız ve savunmamız gerekiyor. Slow Food tüm bunlarla dikkat çekmeye çalışıyor. Bu nedenle sürdürülebilir gıda konusunda yerel yönetimlere büyük sorumluluk düşmektedir. “Kurtuluş Yavaş Yemektir, Başka Bir Tarım Mümkün”.